Arktika’da Bulunan Buzulların Hızlı Erimesinin Sebebi Açıklandı
Arktika, gezegenimizin en hızlı değişen bölgelerinden biri olarak biliniyor. NASA’nın ARCSIX (Arctic Radiation Cloud Aerosol Surface Interaction Experiment) görevi, bölgedeki buzulların erime hızının tahmin edilenden yüksek olduğunu ortaya koydu. Bilim insanları, bu durumun nedeninin Grönland’ın açığa çıkan kara kütlesinden gelen tozlar olabileceğini belirtiyor. Bu tozlar, bulutlarda buz kristallerinin oluşumunu tetikleyerek güneş ışınlarının buzullara ulaşmasını kolaylaştırıyor ve erimeyi hızlandırıyor.
ARCSIX Görevi ve Bulguları
ARCSIX görevi, 2024 yazında Arktika’da gerçekleştirildi. Araştırmacılar, Grönland üzerindeki bulutlarda beklenenden yüksek yoğunlukta buz parçacıkları tespit etti. Bu durum, bölgedeki buzulların erime hızının neden bu kadar yüksek olduğunu açıklayabilir. Görev kapsamında toplanan veriler, Arktika’da şimdiye kadar elde edilen en kapsamlı deniz buzu, bulut, radyasyon ve aerosol ölçümlerini içeriyor.
Buzulların Hızlı Erimesinin Nedeni: Toz
NASA bilim insanları, buzullar geri çekildikçe Grönland’ın açıkta kalan kara kütlesinin daha fazla toz yaydığını ve bu tozların rüzgarlar tarafından kuzeye taşınarak bulutlarda buz parçacıkları oluşturduğunu düşünüyor. Bu toz ağırlıklı bulutlar daha hızlı dağılıyor ve daha fazla Arktika buzulunu açığa çıkararak erimeyi hızlandırıyor.
İklim Modelleri ve Bulutlar
İklim modelleri, bulutların oluşumu ve dağılımını hesaplamak için süper bilgisayarları kullanıyor. Bu modeller, bulutların içindeki nanometre boyutundaki parçacıklarla da ilgileniyor. NASA bilim insanları, 15 santigrat derecenin altındaki bulutların yüzde 4,5’inin tozlu hale geldiklerinde sıvıdan buza dönüştüğünü tespit etti. ARCSIX görevinden elde edilen verilerin, bu toz konsantrasyonlarının çok daha yüksek olduğunu göstereceği tahmin ediliyor.
Arktika’nın Geleceği ve Araştırmalar
ARCSIX görevinden elde edilen verilerin detaylı analizi, Arktika’nın buzlarını ne kadar çabuk kaybedeceğine ışık tutacak. Bilim insanları, buz kristallerinin miktarını ölçerek ve bu verileri iklim modellerine entegre ederek bulutların nasıl değişeceğini anlamaya çalışıyor. Bu araştırmalar, Arktika’nın geleceği ve iklim değişikliğiyle mücadele için önemli bilgiler sağlayacak.