1. Haberler
  2. Son Dakika
  3. Eski AK Parti Milletvekili Gözyaşlarına Boğuldu!

Eski AK Parti Milletvekili Gözyaşlarına Boğuldu!

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Bolu’da Kartalkaya’daki Grand Kartal Otel’de meydana gelen yangın faciasında, eski AK Parti milletvekili Mehmet Güner, 8 yakınını kaybetmişti. Güner, canlı yayında kızıyla olan son konuşmasını anlatırken duygusal anlar yaşadı ve gözyaşlarına hakim olamadı. Güner, yaşadığı acının en zorlayıcı yanını açıklarken dinleyenleri derinden etkiledi. Ayrıca, “İhmaller var, gördük ama bu konuda suçlu olan insanları assanız, dövseniz de bizim evlatlarımızı geri getirmiyor” şeklinde konuştu.

Kartalkaya yangınından dolayı yaşanan acılar hala tazeliğini koruyor. 78 kişinin hayatını kaybettiği faciada sorumlular aranmaya devam ediyor. AK Parti 22. Dönem Bolu Milletvekili Mehmet Güner, birçok yakınını kaybetmenin verdiği acıyla yürek burkan açıklamalar yaptı.

Güner, TGRT Haber’de katıldığı programa kızıyla olan son konuşmayı anlatırken, gözyaşlarına hakim olamadı. “Önce görüntülü aradık ama dumandan hiçbir şey göremedik. Hepsi en üst katta odalarında bulundu. Zaten kızım ‘Odadan çıkma şansımız yok, dışarıdan daha fazla duman geliyor’ demişti” ifadelerini kullandı.

Canlı yayındaki konuşmasında Güner, yaşadıkları acıyı şu şekilde dile getirdi: “Biz çok büyük bir acı yaşadık. Rabbim kimseye böyle bir acı vermesin. Altından kalkılması çok zor bir olay. Bu olayda benim kızım, damadım, kızımın kayınbiraderi ve görümcesi, 4 tane de torunumuz… Böyle bir faciada bazı ihmaller sonucunda bizim evlatlarımız hayatını kaybetti. Sadece bizim değil bu arada gelen konuşmalarda 78 adet orada ölen olduğunu öğrendim. Onların da ailelerine başsağlığı diliyorum. Bizim için zor bir imtihan. Bizler inançlı insanlarız. İnancımız bizi muhafaza etti, Rabbimize isyan etmedik. İhmaller var, gördük ama bu konuda suçlu olan insanları assanız, dövseniz de bizim evlatlarımızı geri getirmiyor.”

Güner, olayın yaşandığı geceye dair detayları da paylaştı: “Olay günü İstanbul’daydık. Aynı sitede farklı dairelerde oturuyorduk. Cumartesi günü Bolu’ya gittiler. Bolu’da da damadımın annesi, babası ve vefat eden kardeşleri de orada olduğu için… Çocuklarımız oraya gitti, görüştükten sonra damadımız kardeşlerini de alarak 3 günlük tatil yapalım diye oraya çıktılar. Yangından 1 gün sonra da ayrılacaklardı, son akşamıydı. O gece eşimin telefonu çaldı, beni uyandırdı. Kızım telefonda, ‘yangın var’ dedi. “Odalara duman doldu, durum kötü, hakkınızı helal edin” dedi. Ben hemen fırladım, yola çıktım, yeğenlerimiz gitti. 2,5 saat sonra oraya vardım. Yangını gördüğümde, baktık ki çıkmaları mümkün değil. Dedik artık bir takım ihmaller, yanlışlar var ama bu saatten sonra bizim evlatlarımızı geri getirecek hiçbir şey yok. Tedbir ve takdir diyoruz. Tedbir almak bizim işimiz değildi. Otel yöneticilerinden, belediyesine, bakanlığına kadar… Tedbir alması gereken onlardı. Bizler de takdir böyleymiş dedik, sabrettik.”

Kızıyla olan son konuşmaya da değinen Güner, “Olayları biz net bir şekilde bilgi olması mümkün değil. Sadece benim kızım ve damadım en üst katta, torunlar da olduğu için suit odada kalıyorlar. Damadımın kardeşi, Allah rahmet eylesin, Enes yavrum… Onlar 2 kat aşağıdaydı. Enes doktordu. Aşağıya değil de sanırım yeğenlerine doğru bir hamlede bulunmuş. Bir kat üstteymiş. Bizim çocuklar tamamen odada bulundu, en üst katta. Zaten kızım ‘Odadan çıkma şansımız yok, dışarıdan daha fazla duman geliyor.’ demişti” şeklinde konuştu.

Güner, yaşadığı acının en zorlayıcı yanını şu sözlerle ifade etti: “Medyayı takip etmememize rağmen kulağımıza gelen bir şeyler oldu. Yangından sonra bazı dezenformasyonları gördük. Bunlar yanlış anlaşılıyor. Kanaldaki arkadaşımız beni aradığında, ‘Ben İstanbul’a geldiğimde görüşelim.’ dedim. Sanki bizim ağzımızdan çıkmış gibi bazı yerlerde bazı haberlerin olduğunu gördük. ‘Canlı yayın olursa çıkarım, sözlerimiz çarpıtılıyor’ dedim. Bu işlerin siyasi malzeme yapılmasında da sıkıntı çıkıyor. Bizler kendi acımızı yaşayalım diye düşündüm. Bu konuda ihmaller var, belli sorumlu insanlar var. Yasal soruşturmaların devam ettiğini söylediler, gerekli kararların alındığı söyleniyor. Ben onlarla ilgilenmiyorum. Neticede orada yapılanlar evlatlarımızı geri getirmiyor, inşallah onların isimlerini onlara yakışır şekilde vakıf kurmak gibi hatıratlarını yaşatmaya çalışacağız.”

Son olarak, Güner yaşadığı acının en zorlu kısmının şu olduğunu belirtti: “En çok üzüldüğüm, zoruma giden… Birçok yakınım daha önce hayatını kaybetmişti. Son anda mutlaka kefenlerini açıp, samimiyetim varsa mutlaka bakmış, öpmüşümdür. Evlatlarımın 5 tanesinin cenazesini ben toprağa verdim. Ama yüzlerini açamadım. Bunlardan dolayı üzgünüz.”

Eski AK Parti Milletvekili Gözyaşlarına Boğuldu!
Yorum Yap

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir