İstanbul 3. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada sanık Selahattin Baki ve tarafların avukatları hazır bulundu. Savunmasında, olay tarihinde Fenerbahçe Spor Kulübü’nün futbol şube sorumlusu ve basın sözcüsü olarak görev yaptığını belirten Baki, akreditasyon kartı sayesinde sahanın her yerine girebileceğini dile getirdi. Fenerbahçe’nin maçı kazandığını ve Galatasaray taraftarlarının stattan ayrıldıktan sonra futbolcularla kutlama yapmak için sahaya çıktığını ifade eden Baki, bu sırada kulüp başkanı Ali Koç’un da sahaya geldiğini anlattı. Galatasaray çalışanlarının kutlamayı engellemeye çalıştığını belirten Baki, yaşanan arbedede birisinin kan gördüğünü ve Galatasaraylı 4 kişinin başkanı küfürlü şekilde tehdit ettiğini söyledi. Baki, söz konusu kişilere karşı uyarıda bulunduğunu ancak müşteki Eray Yazgan’a hakaret etmediğini iddia etti. Olayın ardından Ali Koç’un kendisine kızdığını belirten Baki, mahkeme tarafından dinlendi.
Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı Ali Koç da tanık olarak dinlendi. Maç günü galibiyet kutlaması için stada gittiklerini belirten Koç, karşı tarafın engellemeleri nedeniyle arbedeler yaşandığını ifade etti. Olayın sahadan ayrıldıkları sırada gerçekleştiğini söyleyen Koç, herhangi bir hakaret içerikli söylem duymadığını belirtti. Duruşmada tanık olarak çağrılan Mesut Erbil ve Filiz Umur’un gelmemesi nedeniyle haklarında zorla getirme kararı çıkarıldı. Duruşma eksikliklerin giderilmesi için ertelendi.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Uzlaştırma Bürosu tarafından hazırlanan iddianamede, 19 Mayıs 2024 tarihinde oynanan Trendyol Süper Lig’in 37. haftasındaki Galatasaray-Fenerbahçe derbisinin ardından yaşanan olaylar yer alıyor. Fenerbahçe Spor Kulübü teknik heyeti, yöneticileri ve futbolcularının galibiyet sevincini kutlamak üzere sahaya girmesi sonucu taraftarlar arasında arbede çıktığı belirtiliyor. Galatasaray Spor Kulübü Yönetim Kurulu Üyesi Eray Yazgan’ın avukatının şikayeti üzerine başlatılan soruşturmada, Baki’nin Yazgan’a küfür ettiğinin tespit edildiği kaydediliyor. İddianamede, Baki’nin “hakaret” suçundan cezalandırılması talep ediliyor ancak uzlaşma sağlanamadığı belirtiliyor.