İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yapılan operasyon sonucunda İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ve 99 şüpheli hakkında çok sayıda suçlama ile soruşturma başlatıldı. Suçlamalar arasında “suç örgütü yöneticisi olmak”, “suç örgütüne üye olmak”, “irtikap”, “rüşvet”, “nitelikli dolandırıcılık”, “kişisel verileri hukuka aykırı ele geçirmek” ve “ihaleye fesat karıştırmak” gibi suçlar yer alıyor. Ayrıca, İmamoğlu, İBB Genel Sekreter Yardımcısı Mahir Polat ve Şişli Belediye Başkanı Resul Emrah Şahan dahil olmak üzere 7 şüpheli hakkında “PKK/KCK terör örgütüne yardım etmek” suçlamasıyla ayrı bir soruşturma yürütülüyor.
Operasyon kapsamında gözaltına alınan isimler arasında İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, İBB Başkan Danışmanı Murat Ongun, Beylikdüzü Belediye Başkanı Murat Çalık, Şişli Belediye Başkanı Resul Emrah Şahan ve şarkıcı Ercan Saatçi gibi 87 şüpheli bulunuyor. İfade işlemleri başlatılan şüpheliler arasında, ekiplerin halen arama çalışmalarını sürdürdüğü 19 kişi de bulunmaktadır.
İmamoğlu’nun gözaltına alınmasının ardından sosyal medyada çeşitli iddialar ortaya atıldı. Bazı kesimler “demokrasiye darbe” iddialarını dile getirirken, diğer kesimler ise İmamoğlu’nun gözaltına alınmasını memnuniyetle karşıladı.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç ve Ömer Çelik, İmamoğlu hakkındaki sürecin yargı tarafından yürütüldüğünü ve masumiyet karinesinin önemli olduğunu belirtirken, konuyla ilgili olarak Gazeteci Serdar Arseven, Avukat Cüneyt Torman ve GENAR Başkanı- Medipol Üniversitesi Öğretim Görevlisi Kamuoyu Araştırmacısı İhsan Aktaş değerlendirmelerde bulundu.
Serdar Arseven, yargının süreci takip etmesi gerektiğini vurgulayarak, kimin suçlu kimin suçsuz olduğunu yargının belirlemesi gerektiğini ifade etti. Arseven, herkesin yasalar önünde eşit olduğunu ve adaletin herkese eşit şekilde uygulanması gerektiğini belirtti.
İhsan Aktaş ise, yargının süreci takip etmesi ve kamu düzeninin namuslu bir şekilde işletilmesi gerektiğini dile getirdi. Aktaş, İmamoğlu’nun soruşturmanın sonucuna kadar beklenmesi gerektiğini ifade etti.
Avukat Cüneyt Toraman ise, İmamoğlu’nun gözaltına alınmasının ardından ortaya atılan iddiaların daha önce de gündeme geldiğini ve yargının süreci hızlandırması gerektiğini belirtti. Toraman, terörle bağlantılı olmanın makam kaybetmek için yeterli bir sebep olduğunu vurguladı. Ayrıca, siyasi zemine çekilmeye çalışılan olayların halk tarafından destek görmediğini ve başarılı olamadığını ifade etti.
