İstanbul Üniversitesi, diplomaların iptal edilmesine ilişkin açıklama yaptı. Açıklamada, “Araştırma Raporu’nda adı geçen kişi dahil mezun olan 28 kişinin yatay geçiş kararlarının ve bu kararlara dayalı olarak bu kişilerin elde ettikleri mezuniyetlerin ve diplomaların “yokluk” ve “açık hata” gerekçeleriyle geri alınmak suretiyle iptal edilmesine karar verilmiştir.” ifadeleri yer aldı.
İmamoğlu’nun diplomasının iptal edilmesinin ardından Ankara Büyükşehir Belediye (ABB) Başkanı Mansur Yavaş da sosyal medya hesabından bir paylaşımda bulundu. İmamoğlu’na desteğini açıklayan ve kararın hukuksuz olduğunu savunan Yavaş, adaylığını günü gelince değerlendirme kararından vazgeçtiğini ifade etti. Yavaş, hesabından yaptığı paylaşımda şu ifadeleri kullandı: “İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız, yol arkadaşım Sn. Ekrem İmamoğlu’nun hukuka ve tüm mevzuata uygun diplomasının iptal edilmesine ilişkin karar sonrası Türkiye demokrasisi maalesef bir başka evreye geçmiştir.
Hatırlatmak gerekir ki İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız Ekrem İmamoğlu, partinin cumhurbaşkanı adayını belirleme yetkisine anayasal olarak sahip TBMM Grubumuzun büyük çoğunluğunun verdiği imzalarla; Parti Meclisimizin Cumhurbaşkanı adayını belirlemek için yöntem olarak öngördüğü ön seçime katılma hakkı elde etmiştir. Demokrasiye uygun olmayan bir biçimde rakipleri devreden çıkarmak öncelikli olarak Türkiye’ye ve on yıllarca yıl kurumsallaştırmaya çalıştığı demokrasisine yapılabilecek en büyük kötülüktür. Ekrem İmamoğlu’nun diplomasının iptali; Hukuki istikrar, hukuk devleti ilkelerine aykırıdır. Buna izin vermek bu ülkeye ve demokrasisine yapılan en büyük ihanettir. İstanbul Üniversitesi’nin bugün verdiği karara karşı tüm hukuki sürecin işletileceğini ve Genel Merkezimiz öncülüğünde Anayasa’yı yok sayan, hukuku ayaklar altına alan bu karara karşı gereken adımların atılacağını herkesin bilmesini isteriz. İmamoğlu’nun hukuk ve demokrasi dışı bir zorlama ile adaylık hakkının elinden alınmasına sessiz kalacağımızı ya da bundan hoşlanacağımızı kimse düşünmesin. Ben Ekrem Başkanımıza yapılan bu haksızlığı kabul etmiyorum. Tüm bu hukuki ve siyasi sürecin her dakikasında Ekrem Başkanımızın yanında olacağımı, böylesine hukuksuz bir süreçte daha önce üçlü masada ifade ettiğim “Cumhurbaşkanlığı adaylığımı günü gelince değerlendireceğim” kararımı, bu hukuksuzluk ortadan kalkana kadar ASKIYA alacağımı da kamuoyuna ilan ediyorum. Ayrıca, yaşanan tüm adaletsizliklere ve demokrasi dışı müdahalelere karşı sessiz kalmayacağız. En güçlü mücadeleyi de Cumhuriyet Halk Partisi olarak, milletvekili grubumuzla, il başkanlarımızla, örgütümüzle, belediye başkanlarımızla, tüm üyelerimizle ve demokrasiye inanan tüm yurttaşlarımızla vereceğimizden kimsenin de şüphesi olmasın. CHP içindeki dayanışma duygumuzu ise kimse küçümsemesin ve bizlerin, en büyük makamlar karşısında bile bu birlikteliği kaybetmeyeceğimizi unutmasın. Hele, ‘selden kütük kapmaya’ çalışanlarla bizleri aynı tutmaya kalkmasınlar. Türkiye’de hukukun üstünlüğüne gölge düşüren her adımın karşısında olmaya, adalet ve demokrasi mücadelesini sürdürmeye devam edeceğiz. Ekrem başkanım; haklı mücadelenizin sonuna kadar yanınızdayız.” – Yeni Şafak